Roma’nın zamanının devletlerine
göre güçlü olduğu, sanatta
ileri olması, demokrasiye sahip olduğu, inşa ettiği binalar, yazdığı
eserler köleleştirdiği insanları her daim gölgede bırakmıştır yüzyıllarca. Emperyalist
sistemin Roma’daki uygulaması en vahşi ve gözle görülür cinstedir. Köle sistemi
diğer devletlerde de vardı fakat İstanbul’daki Fransız Büyükelçisi ‘’
Vergennes’’ in damadı Baron de Tott, koca tarihi kapsayan sözüyle şunları
demiştir: İtiraf etmeliyiz ki, kölelerine ve cariyelerine kötü davranan
Avrupalılardır. Bunun sebebi de: Doğuluların köle satın almak için para
biriktirmeleri, Avrupalıların ise para biriktirmek için köle satın almalarıdır.
Roma kendi özgür vatandaşlarından
olmayanı köle ve hayvan gibi görür. Bazen de kendi vatandaşını bile
borçlandırarak zorla köle yaparlar. Bunları karşılıksız işlerde çalıştırmak,
utandıran görevler vermek, şiddet uygulamak, işkence yapmak ve daha niceleri.
Gladyatör okulları ‘’ Ludus’’ da köleleri arena da dövüşmek için eğitirler, bir
ölüm makineleri haline getirirler. Arenada toplanan şehir halkı gladyatörler için bahisle para
kazanma derdindedir. Arenaya çıkan köleler, yaşamak için rakibini öldürmek
zorunda kalırlar. M.Ö 109 yıllarında Trakya bölgesinde yaşayan Spartacus
Roma’ya esir düşer. Gladyatör okuluna verilir ve ondan zorla arenada savaşması
istenir. Spartacus ismi Roma’nın ona verdiği isimdir. Kimse gerçek ismini
bilmez. Yıllarca Ludusta eğitim gören Spartacus içinde buluduğu durumdaki
kölelerin halini de gözlemlemektedir. Bu içler acısı durum Spartacus’u isyan
çıkarmaya yönlendirir. Onun liderliğinde bir köle ordusu kurar. Gönderilen
sayısız Roma ordusuna karşı üstünlük sağlar. Güney İtalya’ya hakim olur.
Alp’lere doğru koşar. Alp'lerden sonra özgürdürler fakat ordunun çoğu İtalya’da
kalmak ister. Bu onların sonu olur. Roma senatosunun gönderdiği orduyu
yenemezler ve 6000 kişi çarmıha gerilir. Spartacus’a ne olduğu bilinmez ama
kendi kuvvetleriyle kuşatmayı yardığı bilinir. Spartacus tarihte bir çok kişiye
ilham kaynağı olur. Sol literatur ona sahip çıkar. Dizilere, filmlere,
kitaplara vs. konu olur. Spartacus’un Trakya topraklarında yaşayan türk soyundan geldiği büyük bir ihtimaldir.
Çünkü Traklar Ural - Altay dil grubuna ait dili konuşurlar. Avrupalılar
emperyalistçe davranarak onu kendilerine lanse etmeye çalıştıysalar da dil
konusunda sınıfta kalıyorlar. Traklar Orta Asya’dan gelip Trakya bölgesine
yerleşen göçebe bir topluluktur. Kırklareli, İslambeyli Köyü yöresinde yaşayan Trak
kökenli Parparalar vardır. Spartacus tarih boyu Türk’ün sergilediği karakterin
tamamını taşımaktadir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder