Cuma, Şubat 15, 2013

Spartacus


Roma’nın zamanının devletlerine göre güçlü olduğu, sanatta  ileri olması, demokrasiye sahip olduğu, inşa ettiği binalar, yazdığı eserler köleleştirdiği insanları her daim gölgede bırakmıştır yüzyıllarca. Emperyalist sistemin Roma’daki uygulaması en vahşi ve gözle görülür cinstedir. Köle sistemi diğer devletlerde de vardı fakat İstanbul’daki Fransız Büyükelçisi ‘’ Vergennes’’ in damadı Baron de Tott, koca tarihi kapsayan sözüyle şunları demiştir: İtiraf etmeliyiz ki, kölelerine ve cariyelerine kötü davranan Avrupalılardır. Bunun sebebi de: Doğuluların köle satın almak için para biriktirmeleri, Avrupalıların ise para biriktirmek için köle satın almalarıdır. Roma kendi özgür vatandaşlarından  olmayanı köle ve hayvan gibi görür. Bazen de kendi vatandaşını bile borçlandırarak zorla köle yaparlar. Bunları karşılıksız işlerde çalıştırmak, utandıran görevler vermek, şiddet uygulamak, işkence yapmak ve daha niceleri. Gladyatör okulları ‘’ Ludus’’ da köleleri arena da dövüşmek için eğitirler, bir ölüm makineleri haline getirirler. Arenada toplanan  şehir halkı gladyatörler için bahisle para kazanma derdindedir. Arenaya çıkan köleler, yaşamak için rakibini öldürmek zorunda kalırlar. M.Ö 109 yıllarında Trakya bölgesinde yaşayan Spartacus Roma’ya esir düşer. Gladyatör okuluna verilir ve ondan zorla arenada savaşması istenir. Spartacus ismi Roma’nın ona verdiği isimdir. Kimse gerçek ismini bilmez. Yıllarca Ludusta eğitim gören Spartacus içinde buluduğu durumdaki kölelerin halini de gözlemlemektedir. Bu içler acısı durum Spartacus’u isyan çıkarmaya yönlendirir. Onun liderliğinde bir köle ordusu kurar. Gönderilen sayısız Roma ordusuna karşı üstünlük sağlar. Güney İtalya’ya hakim olur. Alp’lere doğru koşar. Alp'lerden sonra özgürdürler fakat ordunun çoğu İtalya’da kalmak ister. Bu onların sonu olur. Roma senatosunun gönderdiği orduyu yenemezler ve 6000 kişi çarmıha gerilir. Spartacus’a ne olduğu bilinmez ama kendi kuvvetleriyle kuşatmayı yardığı bilinir. Spartacus tarihte bir çok kişiye ilham kaynağı olur. Sol literatur ona sahip çıkar. Dizilere, filmlere, kitaplara vs. konu olur. Spartacus’un Trakya topraklarında yaşayan  türk soyundan geldiği büyük bir ihtimaldir. Çünkü Traklar Ural - Altay dil grubuna ait dili konuşurlar. Avrupalılar emperyalistçe davranarak onu kendilerine lanse etmeye çalıştıysalar da dil konusunda sınıfta kalıyorlar. Traklar Orta Asya’dan gelip Trakya bölgesine yerleşen göçebe bir topluluktur. Kırklareli, İslambeyli Köyü yöresinde yaşayan Trak kökenli Parparalar vardır. Spartacus tarih boyu Türk’ün sergilediği karakterin tamamını taşımaktadir.

Hiç yorum yok: